OSMANİYE PATOLOJİ UZMANINA KAVUŞTU
Patoloji Uzmanı Uzm. Dr. Derya ERDOĞAN
Devlet Hastanesinde Görevine Başladı
Osmaniye Devlet Hastanesine atanan Patoloji Uzmanı Dr. Derya ERDOĞAN, kente gelerek yeni görevine başladı.
Bu vesile ile Derya Erdoğan hocamıza Osmaniye’mize hoş geldiniz diyor, yeni görevinde de başarılı çalışmalarının devamını diliyoruz.
PATOLOJİ NEDİR?
Patoloji (Tıbbi Patoloji), hastalık (Yunanca pathos) çalışması ve bilimi (Yunanca logos) kelimelerinin birleşmesi ile oluşmuş hastalıklar bilimi anlamına gelen bir sözcüktür. Ayrıca belirli bir bozukluğun tipik özellikleriyle birlikte bütününe patoloji denilebilir.
Patoloji (hastalıkbilim) özellikle altta yatan hastalıkla ilgili hücrelerdeki, dokulardaki ve organlardaki yapısal ve işlevsel değişikliklerin tanınması, araştırılması ve incelenmesiyle ilgilenir.
Hekimliğin en zor ve disipline sahip bölümlerinden biri olan patoloji, klinikler ve paraklinikler arasında bir nevi köprü görevi görür.
Tıp fakültesi mezunları 4 yıl süren bir uzmanlık eğitimi sonrası patoloji uzmanı (patolog) olurlar. Tıbbın her branşında olduğu gibi uzmanlık sonrası da literatürün sıkı şekilde takip edilmesi gereken, yeniliklere açık bir branştır.
Patoloji alanında uzman olan kişilere patolog veya patoloji uzmanı denmektedir.
Amerika’da patoloji anatomik patoloji ve klinik patoloji olarak ayrılmaktadır. Bu sınıflamada anatomik patoloji ülkemizdeki ve Avrupada’ki tıbbi patolojiye karşılık gelmekte iken; klinik patoloji uygulama alanına giren konular tıbbi biyokimya, tıbbi mikrobiyoloji gibi laboratuvar bölümleri tarafından yürütülmektedir.
PATOLOJİNİN TARİHÇESİ
Çoğu pozitif düşünce ve bilimsel eylemin başlangıcının ve evriminin belirlenmesinde yazılı kaynakların katkıları aranır. Yazılı kaynaklar Patolojinin başlangıcını eski Mısır uygarlığına götürmektedir. Bu kaynakların en önemlileri papirüs üzerine yazılmış iki adet belgedir: Edwin Smith Papirüsü (İ.Ö.17.) ve Papyrus Ebers (İ.Ö.1550ler). Arkeologların bir bölümü antik sitelerde buldukları iskeletlerde izledikleri patolojileri değerlendirme çabasına girmişler ve bu çabalar “Paleopatoloji” bilim dalının doğmasına yol açmıştır.
Patoloji çok eski bir tıp dalıdır.Ancak bilimsel açıdan bakıldığında modern patolojinin 19. yüzyılda hücreyi temel alan modern patolojinin (hücre patolojisi) Rudolf Virchow (1821–1902) ile başladığı varsayılır. Virchow’un pek konuşulmayan üç ilgi alanı daha vardı; politika, antropololoji ve arkeoloji. Politik niteliklerinin Alman toplumuna ne kazandırdığını bilemiyoruz ama arkeoloji bilgisiyle tüccar Schliemann’ın Truva’yı bulmasına ve soymasına yardım etmişti. Milletvekilliği yaparken Patoloji Enstitüsünü kurdu.
Doku kesitlerini hazırlayarak ve inceleyerek bugün bile kullanılan çok sayda kavramın (lösemi, atrofi, hipertrofi, amiloid, miyelin, teratom, şok, vd) tanımını yaptı, konferans konuşmaları ve kitaplar üretti. Ancak canlı etkenlerin varlığına inanmıyordu. Louis Pasteur’ün (1822-1895) “canlı etkenlerin varlığı”nı kanıtladığı konferansını izleyip salonu öfkeyle terk edene dek. Nobelli dönemlere girmeden önceki son aşamalarda sistemik patoloji ve fizyopatoloji (patofizyoloji) kavramlarını geliştirildi.
Hasan KILIÇ